ORMANLARIN HUKUKUMUZDAKİ YERİ İLE ORMAN YANGINI SUÇLARI VE CEZALARI
Ormanlar, Dünya’daki kara alanının üçte birini kaplamakta olup sayısız canlıya ev sahipliği yapmaktadır.
Birçok alanda etkisi ve faydası olan ormanların ne yazık ki Dünya genelinde her yıl 3,3 milyon hektar alanı yok olmaktadır. Ülkeler orman varlıklarını korumak için çeşitli önlemler almakta ve orman alanlarını arttırmayı amaçlamaktadır. Bu konuda Türk Hukukunda da ormanlara ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup Anayasa ve 6831 sayılı Orman Kanunu’nda Türk Ceza Kanunu sistemi ile bağlantılı olarak düzenlemeler yapılmıştır.
Ormanların tüm canlılar için yaşam kaynağı olduğu, göz ardı edilemeyecek bir gerçektir. Modern ilaçların dörtte biri, kanserle mücadele ilaçlarının üçte ikisi tropikal orman bitkilerinden sağlanmaktadır. Nitekim ormanlarda yer alan doğal ürünler milyonlarca insanın sağlıklı kalmasını sağlamaktadır. Yine bilindiği üzere ağaçlar ciddi oranda karbondioksiti temizlemekte olup karbon döngüsünün dengelenmesinde ve iklim değişikliğiyle mücadelede temel bir rol oynamaktadır. Ancak son yıllarda artan orman yangınları ülkemiz ve dünyamız için ciddi bir tehlike oluşturmaktadır. Dünyada görülen orman yangınlarının % 98.8 kadarının, bilerek ya da istem dışı olarak, insanların çeşitli etkinlikleri sonucu meydana geldiği verilere yansımıştır.
1982 Anayasası madde 169’a göre de “Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir.
Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez. Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasî propaganda yapılamaz; münhasıran orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Ormanları yakmak, ormanı yok etmek veya daraltmak amacıyla işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına alınamaz.”
Ancak orman niteliğini kaybetmiş yerlere ilişkin risklerin göz önüne alınarak yasal boşlukların doldurulması ve ormanların yakılmasına ilişkin sorunların yasal olarak tamamen önüne geçilmesini sağlayacak düzenlemeler yapılması ve eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir.
ORMAN YANGINI SUÇLARI VE CEZALARI
6831 sayılı Orman Kanunu madde 76’da yer alan düzenlemeye göre;
a) Devlet ormanlarında; Orman İdaresince belirlenen konak yerlerinden başka yerlerde gecelemek,
b) Ormanlarda izin verilen ve ocak yeri olarak belirlenen yerler dışında ateş yakmak veya izin verilen yerlerde yakılan ateşi söndürmeden mahalli terketmek,
c) Ormanlara sönmemiş sigara veya yangına dolaylı olarak yol açabilecek madde atmak,
d) Ormanlara dört kilometre mesafede veya bu Kanunun 31 inci ve 32 nci maddeleri kapsamına giren köyler hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak, Yasaktır.
6831 sayılı Orman Kanunu madde 110’a göre ise;
- 76 ncı maddenin (a) bendinde belirtilen fiili işleyenlere elli Türk Lirası idarî para cezası verilir. - 76 ncı maddenin (b), (c) ve (d) bentlerinde belirtilen fiilleri işleyenler hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis ve adlî para cezasına hükmolunur.
- Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak orman yangınına sebebiyet verenler iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ancak failin yangının söndürülmesine ve etkilerinin azaltılmasına yönelik çabaları veya meydana gelen zararın azlığı göz önünde bulundurularak, verilecek ceza yarısına kadar indirilir. Zararın belirlenmesinde yangın sonucu tamamen yanan ağaç ve ağaççıkların değeri, kısmen yanan ağaç ve ağaççıkların değerinde meydana gelen azalma, alt tabaka orman örtüsünün yanması nedeniyle oluşan zarar ve toprağın humuslu tabakasının yanması nedeniyle meydana gelen verim kaybı dikkate alınır.
- Kasten orman yakan kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
- Devletin güvenliğine karşı suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde devlet ormanlarını yakan kişi müebbet hapis ve yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
- Bu maddede yazılı suçların işlenmesi sebebiyle, ölüm veya yaralanmanın meydana gelmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı cezaya hükmolunur.
ORMAN YANGININA İLİŞKİN BİLİNMESİ GEREKEN DİĞER ÖNEMLİ DÜZENLEMELER
Ormanların içinde veya yakınında ateş ve yangın belirtisi görenler bunu derhal orman idaresine veya en yakın muhtarlığa, jandarma dairelerine veya mülkiye amirlerine haber vermeye mecburdurlar.
Yangın ihbarında Devlete ait her türlü askeri ve mülki haberleşme vasıtalarından derhal ve parasız olarak faydalanılır.
PTT merkezleriyle, demiryolları istasyonlarından çekilen yangın ihbarına ait telgraflarla yangının seyrini bildiren ve yangın hakkındaki yardım taleplerini ve söndürülmesine ait direktifleri ihtiva eden telgraflardan ve aynı hususlara taallük eden telefon muhaberatından ücret alınmaz.
Yangın haberleşmesini en seri şekilde sağlamak üzere ormanlardaki yangın gözetleme kule ve kulübeleriyle bakım merkezi ve orman teşkilatının kuruluş merkezleri arasında orman idaresince gerektiği yerlerde telefon devreleri ve Cumhurbaşkanı karariyle ruhsat almak suretiyle telsiz alıcı ve verici istasyonları tesis olunur.
Orman idaresi, orman yangınlarını önlemek ve söndürmek maksadıyla her türlü hizmeti yapar veya yaptırır.
Orman yangınlarını önlemek maksadıyla, orman yangını öncesinde ve yangın esnasında orman idaresi ile diğer kamu kurum ve kuruluşları arasındaki koordinasyonu, mahallin en büyük mülki idare amiri sağlar. Kamu kurum ve kuruluşları, mahallin en büyük mülki idare amirinin verdiği talimatları yerine getirmek ve her türlü desteği sağlamakla yükümlüdür.
Yangın söndürme çalışmalarına fiilen katılan resmi ve özel her türlü aracın akaryakıt giderleri Orman Genel Müdürlüğünce karşılanır.
Orman yangınlarıyla mücadelede gönüllülerden de faydalanılır. Gönüllülerin yangına ulaşımı ile yangın söndürmeye yarayacak aletleri ve giyecekleri, Devlet ormanlarında orman idaresi, diğer ormanlarda ise sahipleri tarafından karşılanır. Yangına katılan personel ve gönüllülerin iaşe giderleri yangın söndürme faaliyetleri süresince orman idaresi tarafından karşılanır.
6831 sayılı Orman Kanunu madde 71’e göre ise;
Orman yangınlarını söndürme çalışmalarına bilfiil katılmış olanlardan;
a) Ölenlerin kanuni mirasçıları ile yaşamak için gerekli hareketleri yapmaktan aciz ve hayatını başkasının yardım ve desteği ile sürdürebilecek şekilde malûl olanlara, ek gösterge dahil en yüksek devlet memuru brüt aylığının yüz katı tutarında,
b) Diğer engelli hâle gelenlere engellilik derecesine göre (a) bendindeki tutarın % 25'inden % 75'ine kadar bir tutarda,
c) Engellilik derecelerine girmeyecek şekilde yaralananlara, toplam ödeme tutarı (a) bendindeki tutarın % 20'sini geçmemek ve ödemesi ayda bir yapılmak üzere, iş göremezlik halinin devam ettiği her gün için 2500 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda, Tazminat ödenir.
Devlet memuru olup da engelli hâle gelen veya ölenler hakkında genel hükümler uygulanır. Ayrıca, bu memurlar (c) bendi hariç olmak üzere birinci fıkra hükmünden de yararlanırlar.
Orman yangınlarını söndürme çalışmalarında yaralanan, engelli hâle gelen ve hastalananların hastanelere nakli ve tedavi masrafları orman idaresince karşılanır.
Orman idaresi yangınları önlemek maksadiyle en çok beş yılda tahakkuk ettirilecek bir plan ve program dahilinde yangın emniyet yolları ve yangın kule ve kulübeleri yapmak ve bunları idare merkezlerine telli ve telsiz telefonla bağlamakla mükellef olduğu gibi yangın tehlikesinin fazla olduğu mıntakalarda yangın mevsimine munhasır olmak üzere lüzum gördüğü yerlerde ve yeter miktarda yangın söndürme alet ve malzemesini havi motorlu vasıtalarla teçhiz ve takviye edilmiş yangın ekipleri bulundurur.
Orman yangınlarını önleme ve orman yangınlarıyla mücadele harcamaları için Orman Genel Müdürlüğü Katma Bütçesine yeterli miktarda ödenek konulur.
Özellikle son günlerde ülkemizde meydana gelen orman yangınları idare ve vatandaşların yükümlülüklerini gündeme getirmiştir. Kanuni düzenlemeler kadar kanunun uygulanması da önem taşımaktadır. Ormanlarımız, ülkemiz ve dünya için tüm canlıların yaşam kaynağıdır. Ormanların bize değil bizim ormanlara muhtaç olduğumuzun unutulmaması ve orman yangınlarının en kısa sürede sona ermesi umudu ve dileğiyle…
Av. Tuba TURAN
av.tubaturan@gmail.com