Delta varyantı Covid-19'a karşı sürü bağışıklığı beklentisini öldürdü mü?
Covid-19'a yol açan SARS-CoV-2 türü koronavirüsün delta varyantının daha bulaşıcı olması ve küresel çapta hızla yayılması hastalığa karşı aşılama yoluyla sürü bağışıklığı sağlanması hedefi üzerinde soru işaretleri yarattı.
Sürü bağışıklığı dünya nüfusunun bir kısmının bir patojene karşı ya aşılanma ya da hastalanıp iyileşme yoluyla elde ediliyor. Ancak delta varyantının alfa varyantından yüzde 60, orijinal virüsten ise iki kat bulaşıcı olması aşılama yoluyla sürü bağışıklığının oluşturulması ve dolayısıyla pandeminin kontrol altına alınması beklentilerini şüpheye düşürdü.
Uzmanlara göre bir virüs ne kadar bulaşıcı hale gelirse sürü bağışıklığı eşiği o denli yükseliyor. Epidemiyolog Antoine Flahault bu durumun teorik olarak çok basit bir hesaplaması olduğunu söylüyor.
Delta varyantı ile sürü bağışıklığı eşiği ne kadar yükseldi?
Orijinal virüsün çoğalma oranı sıfır ile üç arasında. Yani koronavirüs taşıyan bir kişi virüsü üç farklı kişiye daha bulaştırabilir. Bu durumda yüzde 66'lık bir oranla sürü bağışıklığı sağlanabilir.
Ancak delta varyantında olduğu gibi çoğalma oranı sekiz ise; yani delta varyantı taşıyan bir kişi virüsü sekiz kişiye daha bulaştırabiliyorsa; aşıların yüzde 100 etkin olması halinde sürü bağışıklığı için toplumun yüzde 90'ının aşı ya da hastalık ile bağışıklık kazanması gerekir.
Covid-19'a karşı geliştirilen aşıların bir kısmı çok yüksek koruma sağlasa da yüzde 100 etkili değil. Bu durum göz önüne alındığında nüfusun yüzde 90'ının bağışıklık kazanması bile sürü bağışıklığının sağlanmasın için yeterli olmayacak gibi görünüyor.
Bağışıklık azalıyor mu?
Amerika Birleşik Devletleri'nde bu hafta yayınlanan bir araştırma sonucuna göre Pfizer/BioNTech ve Moderna mRNA aşılarının sağladığı yüzde 91 oranındaki yüksek koruma delta varyantının baskın hale gelmesiyle yüzde 66'ya geriledi.
Başka çalışmalar da aşıların delta varyantı karşısındaki etkinliğinin zaman içinde azaldığını ortaya koydu. Bu nedenle şimdi bazı ülkeler üçüncü aşı ya da takviye aşısı yapılması yönünde kampanyalar başlattı.
Bütün bunlar dikkate alındığında maske kullanımı ya da sosyal mesafe gibi kuralların kaldırılması halinde virüsün yayılımının sona ermesi için bütün insanların aşılanmasının yetmeyebileceği belirtiliyor.
Oxford/AstraZeneca aşısını geliştiren İngiltere'deki Oxford Aşı Grubu Direktörü Andrew Polard delta varyantının aşılanmış kişilere de bulaşabildiğine, aşılanmamış kişilerin ise bir gün mutlaka virüsle karşı karşıya geleceğine dikkat çekiyor.
Her ne kadar sürü bağışıklığı ihtimali ortadan kalkmış olsa da, uzmanlar aşı olmanın çok önemli olduğunu vurguluyor. Covid-19'a karşı geliştirilen aşıların tam koruma sağlamasa da ağır hastalık ve ölüm riskine karşı mükemmel bir koruma sağladığını belirten bilim insanları olabilecek en yüksek sayıda kişinin aşı yaptırmasını tavsiye ediyor.
Pandemi bir gün sona erecek
Bilim insanları pandeminin er geç sona ereceğini, ancak bunun yalnızca aşılama yoluyla gerçekleşmesinin pek mümkün görünmediğini belirtiyor.
AIDS hastalığının ilk çıktığı zamanlarda prezervatif kullanımının geçici olacağının düşünüldüğünü, ancak zaman içinde kalıcı bir tedbir haline geldiğini hatırlatan uzmanlar, Covid-19'a karşı maske ve sosyal mesafe kurallarının da daha uzun süre hayatımızda olmayı sürdüreceği görüşünde.