ADLİ TATİLDE GÖRÜLMEYE DEVAM EDEN DAVA VE İŞLER İLE ADLİ TATİLİN SÜRELERE ETKİSİ
Adli tatil her yıl 20 Temmuz itibariyle başlamakta olup 1 Eylül’de sona ermektedir. Adli tatilin başlamasıyla birlikte söz konusu tarihler arasında görülmeye devam eden dava ve işler mevcut olup ilgili kanunlarda düzenlemeler yapılarak adli tatilde görülecek dava ve işler ile adli tatilin sürelere olan etkisi düzenlenmiştir.
Adli tatilde görülecek dava ve işler sınırlı sayıda olup ilgili kanunlarda sayılanlar haricindeki dava ve işler adli tatil süresince görülmeyecektir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre adli tatilde,ancak aşağıdaki dava ve işler görülür:
a) İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve delillerin tespiti gibi geçici hukuki koruma, deniz raporlarının alınması ve dispeçci atanması talepleri ile bunlara karşı yapılacak itirazlar ve diğer başvurular hakkında karar verilmesi.
b) Her çeşit nafaka davaları ile soybağı, velayet ve vesayete ilişkin dava ya da işler.
c) Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi işleri ve davaları.
ç) Hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar.
d) Ticari defterlerin kaybından dolayı kayıp belgesi verilmesi talepleri ile kıymetli evrakın kaybından doğan iptal işleri.
e) İflas ve konkordato ile sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırılmasına ilişkin işler ve davalar.
f) Adli tatildeyapılmasına karar verilen keşifler.
g) Tahkim hükümlerine göre, mahkemenin görev alanına giren dava ve işler.
ğ) Çekişmesiz yargı işleri.
h) Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen veya taraflardan birinin talebi üzerine, mahkemece ivedi görülmesine karar verilen dava ve işler.
Ancak tarafların anlaşması hâlinde veya dava bir tarafın yokluğunda görülmekte ise hazır olan tarafın talebi üzerine, yukarıdaki iş ve davalara bakılması, adli tatilden sonraya bırakılabilir.
Adli tatilde, yukarıdaki fıkralarda gösterilenler dışında kalan dava ve işlerle ilgili olarak verilen dava, karşı dava, istinaf ve temyiz dilekçeleri ile bunlara karşı verilen cevap dilekçelerinin ve dosyası işlemden kaldırılan davaları yenileme dilekçelerinin alınması, ilam verilmesi, her türlü tebligat, dosyanın başka bir mahkemeye, bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya gönderilmesi işlemleri de yapılır.
Bu madde hükümleri, bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay incelemelerinde de uygulanır.
Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastladığı takdirde bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır. Ancak önemle belirtmek gerekir ki adli tatile tabi olmayan işler bakımından süreler işlemeye devam etmektedir.
CEZA MUHAKEMESİ KANUNU’NA GÖRE ADLİ TATİL
Ceza işlerini gören makam ve mahkemeler de her yıl bir eylülde başlamak üzere, yirmi temmuzdan otuz bir ağustosa kadar çalışmaya ara verirler.
Soruşturma ile tutuklu işlere ilişkin kovuşturmaların ve ivedi sayılacak diğer hususların tatil süresi içinde ne suretle yerine getirileceği, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir.
Tatil süresince bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay, yalnız tutuklu hükümlere ilişkin veya Meşhud Suçların Muhakeme Usulü Kanunu gereğince görülen işlerin incelemelerini yapar.
Adlî tatile rastlayan süreler işlememekte olup Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre belirlenen sürelerin son gününün adli tatile denk gelmesi halinde bu süreler adli tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılır. Dolayısıyla burada bahsi geçen süreler 3 Eylül’e uzamış olacaktır.
İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU’NA GÖRE ADLİ TATİL
Bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri her yıl bir eylülde başlamak üzere, yirmi temmuzdan otuz bir ağustosa kadar çalışmaya ara verirler. Ancak, yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan ve sadece bir idare veya bir vergi mahkemesi bulunan yerlerdeki idari yargı mercileri çalışmaya ara vermeden yararlanamazlar. Bu mahkemeler, 62 nci maddedeki sınırlamaya tabi olmaksızın görevlerine devam ederler.
Çalışmaya ara verme süresi içinde; bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, birden fazla idari yargı mercii olan yerlerde idare veya vergi mahkemeleri başkan ve üyeleri arasından görevlendirilecek yeteri kadar hâkimin katıldığı bir nöbetçi mahkeme kurulur. Bölge idare mahkemeleri için ise bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, tüm daire başkan ve üyeleri arasından görevlendirilecek yeterli sayıda nöbetçi daire kurulur.
Çalışmaya ara vermeden yararlanamayanlar ve nöbetçi kalanların yıllık izin hakları saklıdır.
Nöbetçi mahkeme çalışmaya ara verme süresi içinde aşağıda yazılı işleri görmeye devam eder:
a) Yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işler,
b) Kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işler.
İdari Yargılama Usulü Kanunda yazılı sürelerin bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastlarsa bu süreler, ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılır.
Görüldüğü üzere adli tatilin başlangıç ve bitiş süreleri arasında ilgili kanunlarda paralellik mevcut olup adli tatil süresi içerisinde de birçok dava ve iş görülmektedir. Ancak adli tatilin sürelere etkisi olarak son günü adli tatile denk gelen işlerde yargı kolları arasında farklılıklar mevcut olup hak kaybı yaşanmaması adına sürelere dikkat edilmesi önem taşımaktadır.
Av. Tuba TURAN
av.tubaturan@gmail.com